Sezer Öztürk: Milli Takımı hak ediyorum ama…

8 Mart 2011

Ara transfer döneminde adı manşetlerden düşmeyen ve Beşiktaş’a transferi son anda gerçekleşmeyen Sezer Öztürk, Eskişehirspor’un başarısı için mücadele etmeye devam ediyor. Yıldız oyuncu ile Eskişehir’de bir araya geldik ve keyifle okuyacağınız bir röportaj gerçekleştirdik.

Eskişehir’den sezon sonunda ayrılmak gibi kesin bir düşüncesi olmadığını belirten Öztürk, önümüzdeki sezon için hedefin şampiyonluk olarak ortaya konulması halinde kırmızı-siyahlı kulüpte kalmaktan mutluluk duyacağını söyledi.

Eskişehirspor’un son durumuyla başladığımız röportajımızda, Batuhan Karadeniz, Eskişehirspor taraftarı, şampiyonluk hedefi ve Barcelona – Real Madrid rekabetini konuştuk.

Şimdi bu röportajla sizleri başbaşa bırakıyoruz:

-Ligde ikinci yarının en başarılı takımlarından birisiniz…
“Ligin ikinci yarısına iyi başladık. İlk yarının ilk haftalarında çok puan kaybetmiştik, ikinci yarıya aynı şekilde başlamak istemiyorduk. İkinci yarıda önemli puanlar topladık ve şu an 7. sırada bulunuyoruz.”

-Dördüncü sıradaki Kayserispor ile şu an aranızda 8 puan var. Eskişehirspor’un Avrupa kupalarına katılma ihtimali var mı?
“Zor gözüküyor ama olmayacak diye bir şey yok. Bu sene devre arasında transfer yapmadık. Elimizde yalnızca iki forvet var. Biz tüm gücümüzü sahaya koyarak bu hedefe ulaşmak için çalışıyoruz.”

“BATUHAN BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAKTIR”

-Yetenekli bir orta saha oyuncususun takımda yalnızca iki forvetin olması seni zorluyor mu?
“Tabii ki iyi orta saha oyuncuları önünde her zaman yetenekli isimler isterler, top tutabilecek ve gol atabilecek. Ümit ağabey ve Batuhan da çok yetenekli futbolcular. Ümit ağabey hakkında çok fazla bir şey söylemeye gerek yok. Batuhan genç bir kardeşimiz, iyi işler yaptı ama kendisini daha fazla ispatlaması lazım. Takımımıza büyük katkılar vereceğine inanıyorum. Ama zaman zaman sakatlık ve cezalar nedeniyle onlardan yoksun kalıyoruz.”

-Batuhan’dan her sene daha iyiye gitmesi bekleniyor ama şu ana kadar istenileni veremedi…
“Batuhan Eskişehir’de çok sevilen bir futbolcu. Buraya gerçekten çok güçlü ve iddialı geldi. Bu da onun üzerinde her zaman bir şeyler yapma baskısı oluşturdu. Ama herkesin unuttuğu bir şey var, Batuhan henüz 19 yaşında ve öğrenebileceği çok şey var. Bir futbolcu her zaman iyi işler yapamaz. Batuhan şu an sıkıntılı bir dönem geçiriyor, bu dönemin tecrübeleri ileride ona büyük yarar sağlayacaktır.”

“BENİ İSTEYEN TAKIM GEREKLİ ŞARTLARI YERİNE GETİRMELİYDİ”

-Antalya’da konuştuğumuz zaman Beşiktaş’a transferin bitmek üzereydi ama malum sebeplerden dolayı bu transfer gerçekleşmedi. Bu olaylar seni nasıl etkiledi?
“Beni hiçbir şekilde etkilemedi. Beni isteyen takımın gerekli şartları yerine getirmesi gerekiyordu. O gün de Eskişehir’den ayrılmak istiyorum dememiştim. Eskişehirspor’da çok mutluyum ve takımımın başarısı için büyük çaba gösteriyorum.”

“EN AZ BURSASPOR KADAR POTANSİYELİMİZ VAR”

-Eskişehir taraftarı seni çok seviyor. Tribünde maçı izlediğimiz zaman da bunu yakından gördük. Senin ayağına top gelince taraftarlar daha rahat oluyor. Eskişehirspor’da uzun yıllar kalmayı düşünüyor musun?
“Sonuçta önümüzde bir Bursaspor örneği var. Gerekli transferler yapılıp, hedef yükseltilirse tabii ki burada uzun yıllar kalmak isterim. Ben de kendini kanıtlamış bir oyuncuyum. Süper Lig’de şampiyonluğa oynayan bir takımda forma giymek, Avrupa kupalarında oynamak istiyorum. Eskişehirspor’da bu kapasite en az Bursaspor kadar var. Ancak bu hedeflere ulaşmak için iyi bir yapılanma içinde olmak gerekli. Sezon sonunda ne olur bilinmez ama başkanımızla yeniden oturup bu konuları konuşabiliriz. Sezon sonunda büyük hedefler ortaya koyulursa, uzun bir sözleşmeye de imza atabilirim. Tabii bunları konuşmak için çok erken.”

“TRANSFER HABERLERİ RAHATSIZ ETMİYOR”

-Peki hedefler şampiyonluk yönünde olmazsa, Eskişehirspor’dan ayrılmayı düşünür müsün?
“Bu zaten her şartta konuşulacak. Biliyorsunuz, transfer döneminde maç olmadığı için gazeteler bu yönde haberleri çok yapıyorlar. Benim ismim de ilk sıralarda geçiyor. Bu haberlerden rahatsız olmuyorum. Çünkü bu haberler işimi doğru yaptığımı gösteriyor. Kalıp kalmayacağımı konuşmak için çok erken, şu an tek düşüncem sezon sonunda Eskişehirspor’u getirebileceğimiz en iyi noktaya getirmek.”

-Avrupa ve Türkiye’den eşit şartlarda teklif gelse tercihin ne olur?
“Tabii teklif önemli ama teklifin geldiği takım da çok önemli. Sonuçta kümede kalmaya oynayan bir takıma transfer olmam. Ama Avrupa’da oynamak istiyorum.”

-Tercih ettiğin lig var mı?
“İspanya Ligi’ni tercih ederim. Çünkü oyun yapıma daha uygun buluyorum.”

“MİLLİ TAKIMI HAK ETTİĞİMİ DÜŞÜNÜYORUM AMA…”

-A Milli Takımımızın son hazırlık maçında aday kadroda yeni isimler yer aldı ancak senin adın yoktu. Milli Takım’dan teklif bekliyor musun?
“Oğuz Hocam ile sık sık görüşüyoruz. Beni takip ettiklerini ve her an çağırabileceklerini biliyorum. Her ne kadar davet edilmeyi hak ettiğimi düşünsem de bu bir tercih meselesi ve buna saygı duyuyorum. 25 yaşındayım ve futbol hayatımın en verimli dönemini geçiriyorum. Milli Takım’a da katkıda bulunmak istiyorum, katkıda bulunmam için öncelikle çağırılmam lazım. Oraya giden futbolcular da çok iyi futbolcular ama ben daha iyi olup oraya gideceğimi düşünüyorum.”

-Peki sana göre Milli Takımımız grubundan çıkabilir mi?
“Umulmadık puan kayıpları yaşadık. Kapasite olarak bakıldığı zaman Almanya da dahil her takımla başabaş oynayacak kapasiteye sahibiz. O maçta istediğimiz şeyler olmadı. Bu sonuçlarda İstanbul takımlarının Avrupa’da başarısız olmaları da etkiledi oldu. Çünkü Avrupa kupalarında ne kadar çok ileri giderseniz oyuncular o kadar özgüvenli oluyor.”

“EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ TARAFTARIMIZ”

-İç sahada uzun süredir yenilmezlik seriniz var. Bunda taraftarınızın da etkisi olsa gerek. Eskişehir’de maç izlemek gerçekten bizler adına da çok zevkli oluyor..
“Eskişehirspor’un kesinlikle en büyük gücü taraftarı. Son maçlarımıza bakınca hep taraftarımız bizi sürükledi. Önümüzdeki sezon kaliteli transferlerle bu takım zirve mücadelesi yapabilir.”

“TRABZONSPOR’A NAZAR DEĞDİ”

-Trabzonspor’un ligin ikinci yarısının başında büyük bir düşüşü oldu. Bunu bekliyor muydun?
“Tabii üst üste bu kadar puan kaybı beklemiyordum. Trabzonspor’a nazar değdi diyorum ama son haftalarda toparlandılar. Trabzonspor’da çok sevdiğim arkadaşlarım var umarım onlar için en iyisi olur.”

-Küme düşme hattında da büyük bir rekabet yaşanıyor. Bu rekabette avantajlı gördüğün bir takım var mı?
“Son 4 sıraya baktığımızda Sivasspor daha iyi futbol oynayan takım olarak gözüküyor ama hiçbir zaman iyi oynayana puan vermiyorlar. Son haftaya kadar kümede kalma mücadelesinin heyecan içinde süreceğini düşünüyorum. Açıkçası ben de tahminde bulunamıyorum.”

“İNSAN OLDUKLARINI GÖSTERDİLER”

-Bu sene izlediğin en iyi maç hangisiydi?
“Arsenal’in 4-0 öne geçtiği ancak Newcastle’ın 4-4’ü yakaladığı maçı söyleyebilirim. Çok ilginç bir maçtı.”

-İspanya Ligi’ni sıkı takip ettiğini biliyorum. Barcelona ile ilgili neler söyleyeceksin. Müthiş çıkışları devam ediyor ancak son dönemde Sporting Gijon beraberliği ve Arsenal mağlubiyeti geldi.
“O kadar da olsun sonuçta onlar da insan. İnsan olduklarını gösterdiler. İnanılmaz bir takım tabii. Küçüklüğümden beri Barcelona’yı çok seviyorum. Nasıl diğer takımlarda ve futbolcularda sık sık form düşüklüğü oluyorsa onlarda da senede bir iki maç olsun. Arsenal karşısında rövanşı alacaklarını düşünüyorum.”

“İSTATİSTİKLERİ DİNLEMEYEN TEK TAKIM BARCELONA”

-Tüm dünyada şimdiden El Clasico konuşuluyor. İlk maç 5-0 bitmişti. Mourinho’nun çalıştırdığı takımlarla iç sahada 9 yıldır maç kaybetmemesi, Bernabeu’da oynanacak maçı daha ilginç bir hale getiriyor. Sence bu istatistik bozulur mu?
“İstatistikleri dinlemeyen tek takım var o da Barcelona. Son yıllarda tüm rekorları kırıyorlar. Sadece bireysel olarak değil, takım olarak müthiş bir görüntü veriyorlar. Sanki programlanmış gibi oynuyorlar. Adamlar ne zaman nereye koşacaklarını, kimin nereye pas atacağını ezbere biliyor.”

“BU KEZ 5 OLMAZ 3 OLUR”

-Peki Bernabeu’da oynanacak dev maç nasıl sona erer?
“Barcelona yine kazanır. Bu kez 5 olmaz 3 olur. O da deplasmanda oldukları için. Böyle önemli maçları çok iyi oynuyorlar. Geçen sene de 6 atmışlardı. Acımadan gol atıyorlar. Gavura vurur gibi vuruyorlar. Messi bir maçta 9 gol atsa, 10.’yu da kovalar.”

-Messi ve Ronaldo arasındaki rekabetle ilgili ne söyleyeceksin. İkisinin de ligde 27’şer golü var.
“İkisi de inanılmaz oyunular ama Messi’yi daha sempatik buluyorum. Ama şu da bir gerçek, Messi’nin Barcelona’daki işi, Ronaldo’nun Real Madrid’deki işine göre daha kolay. Çünkü dünyanın en iyi orta saha oyuncularıyla birlikte oynuyor. Tabi yine de Messi’nin, Ronaldo’dan daha iyi olduğunu düşünüyorum.”

-Sana göre Barcelona’nın sırrı ne?
“Uzun yıllar süren bir yapılanmanın sonucu. Takımın 10-11 futbolcusu alt yapıdan geldi. Yıllardır bir oyun şekline sadık kalıyorlar. Sabırla sürekli pas yapıyorlar. Rakip bir pres yapıyor, iki pres yapıyor, üç ve dörtten sonra karşı takım da bıkıyor.”

“DARBELERDEN AYAĞIMI YERE BASMAKTA ZORLANIYORUM”

-Türkiye’de bu kadar pas yapan bir takım olsa, taraftarlar tepki gösterir mi? ‘Artık atak yapın’ diye sesler yükselir mi?
“Aslında Trabzonspor’un oyun stilini az da olsa onlara benzetiyordum. Onlar da sabırla pas yapıyorlar. Günümüz futbolunun oraya doğru gittiğini düşünüyorum. Sonuçlar iyi gittiği sürece kimse ortaya konan futbola tepki göstermez.

Ülkemizde takımlar oyun bozmak için değil oyunu kurmak için çabalamalılar ki seyir zevki yükselsin. Son dönemde aldığım darbelerden ayağımı yere basmakta zorlanıyorum. Büyük takımlar hep söylüyor ya ‘bizim yıldızlarımıza tekme atıyorlar’ diye. Bize de tekme atılıyor. Ortada bir şikayet varsa bu ortak bir şikayetçi olmalı. Bu ligde en çok faul yapılan oyuncuların başında geliyorum.”