‘Güneş ve Avcı’yı istedim ama olmadı’

Kayserispor’da genel menajerlik görevinden istifa eden Süleyman Hurma, Hilmi Sever’in sorularını yanıtladı.

Süleyman Hurma Kayserispor’da dokuz yıl genel menajer olarak görev yaptı. Süper Lig’den düşmesi kesinleşen kulüpten geçtiğimiz hafta içinde istifa etti.

Kayserispor’un güçlü bir kulüp yapısı oluşturmasında önemli payı bulunan Hurma, istifa nedenini “Yoruldum ve hayatımda yeni bir sayfa açmak istedim” sözleriyle açıklıyor. Deneyimli futbol adamına göre Kayserispor gelecek sezon en az 20 puan farkla ikinci ligi kazanıp yeniden Süper Lig’e dönebilir.

Süleyman Hurma Kayserispor’un ligden düşme nedenleri, transfer tercihleri, yabancı sınırlaması ve Türk futbolunun sorunları ile ilgili sorularımızı yanıtladı.

Kayserispor’dan neden istifa ettiniz?
Süleyman Hurma: Artık yoruldum. Hayatımda yeni bir sayfa açmak için bu kararı aldım. Bu yönde hiçbir talep gelmedi, tamamen kendi isteğimle aldığım bir karar oldu.

Gelecek sezon sizi Süper Lig’de başka bir takımda görebilir miyiz?
Şu an bu konuda net bir şey söyleyemem. Çünkü hiçbir kulüple görüşmem olmadı ama neden olmasın görebilirsiniz.

Kayserispor gelecek sezon yeniden Süper Lig’e çıkar mı?
Kayserispor iki üç sene sonra yine ülkenin en önemli takımlarından biri olur. Müthiş tesisleri ve stadı var. Borcu yok, elindeki kadronun yaş ortalaması 23 ve ülkenin en önde gelen oyuncularına sahip. Başımıza bir kaza geldi evet ama tutarsın elindeki kadroyu 20 puan farkla çıkarsın, önümüzdeki sene de UEFA’ya gidersin. Yabancıları oynatma şansı olsa Kayserispor gelecek sezon Türkiye Kupası’nı alt ligden gelip alır.

Kayserispor neden bu duruma geldi? Eksik ya da yanlış olan şeyler nelerdi?
Bu çok geniş bir konu ama kısaca özetlemek gerekirse; ilk neden sakatlıklardı. İlk 11’in sekiz oyuncusu sakatlandı. Hiçbir maça aynı 11 ile çıkamadık. İkinci neden aleyhimize verilen kararlardı. 78 sarı, 11 kırmızı kart gördük. Üzülerek söylüyorum inanılmaz hakem hataları Kayserispor’u buldu. Ofsayttan 13 gol yedik, beş golümüz ofsayt gerekçesiyle sayılmadı. 11 penaltımız verilemedi. En fazla aleyhine penaltı verilen takım da bizdik.

Bir de sezon başında hocamız Robert Prosinecki’ye Beşiktaş talip oldu. Uzun süre onunla uğraştık.

Sezona başlarken ‘Şampiyonlar Ligi’ne katılabilir miyiz?’ diye düşünüyorduk. Avrupa Ligi’ne ise kesin katılırız diyorduk.

Bobo, Mouche, Sefa ve Nobre’nin geçen sezon attığı gol sayısı 46 ama bu sezon sakatlıklardan dolayı 10 golü bulamadılar. Geri dörtlümüze baktığınız zaman Zurab Gürcistan, Simic Karadağ, Sereno Portekiz Milli Takımı’nda oynayan deneyimli futbolcular. Bu oyuncularımız da sakattı. Jaja’yı aldık kullanamadık. Devre arasında Yunan Milli Takımı’nın ön liberosunu transfer ettik sakatlandı. Çek Milli Takımı’nın 10 numarasını aldık, sakatlandı. Bu kadar ağır sakatlığı takımımız kaldıramadı.

Sezona başlarken ‘Şampiyonlar Ligi’ne katılabilir miyiz?’ diye düşünüyorduk. Avrupa Ligi’ne ise kesin katılırız diyorduk. Bu planla kurulmuş bir takımımız vardı. Altı oyuncumuza yaklaşık 30 milyon euroluk teklif eldi. Pablo Mouche’ye sekiz buçuk milyon euro, Bobo’ya altı milyon milyon euro, Sefa’ya beş milyon euro, Okay ve Salih’e dörder milyon euro ve Cleyton’a iki milyon euroluk teklif geldi. Bunların hiçbirini güçlü bir kadromuz olsun diye satmadık. Takımımızda 17 milli oyuncu var. Galatasaray ve Fenerbahçe’den sonra en kaliteli kadro Kayserispor’da. Kulübümüzün de çok iyi bir yapısı var ama maalesef olmadı.

Bu kadar çok sakatlığı neye bağlıyorsunuz?
Sakatlığın birçok nedeni olabilir. Darbe sakatlıkları ön plandaydı. Oyuncunun kendine iyi bakmaması ve stres de buna sebep olmuş olabilir. Ama somut olarak belirli bir neden söyleyemem.

Hakem hatalarının neden özellikle size yapıldığını düşünüyorsunuz?
Ağır ithamlarda bulunmak istemiyorum ama şunu net söyleyebiliriz; Kayserispor’da oyunu sert oynayan bir tane futbolcu yok. Rakibe tekme atan, yerde yatan, oyunu pisleştiren, rakibin ayağını kırmaya yönelik darbe vuran futbolcumuz yok. Bize yapılanların nedeneni ben bilmiyorum, kamuoyu takdir etsin. Eminim onlar cevabı verecektir.

Kayseri’ye iki takım fazla söylemleri vardı. Bu düşünce bu kararlarda etkili olmuş olabilir mi?
Kayseri şehri iki takımı da üç takımı da kaldırır. O ekonomik yapısı var. Birilerinin bu şekilde talimat verip, bu takımları yok etmek isteyeceğine insanlık adına pay vermek istemiyorum. Bu hatalar hep bize denk geliyor. Geçen sezon beşinci olduğumuzda da en fazla hakem hatasına uğrayan takım bizdik. Bir takıma yardım edilecek ise bu takım Kayserispor olmalıydı. Çünkü UEFA kriterlerine uygun, çok iyi bir stadı var, Türkiye’nin en iyi tesislerine sahip, 17 milli oyuncusu var, oyuncusunun parasını öder, kulüplere borcu yoktur. Futbola hep iyi oyuncular kazandırmış bir kulübüz.

Transferlerde söz sahibi isimdiniz. En pişman olduğunuz transfer hangisiydi?
Jaja’yı alırken acayip mutlu olmuştum. Bu adam Trabzon’da 30 maç oynadı, 16 gol attı, 16 asist yaptı. Galatasaraylı Selçuk ve Burak ile konuşun, ‘dünyada birlikte oynadığınız en iyi 10 numara kim diye sorun’ size açık ara Jaja diyeceklerdir.  Alex de ‘Jaja Türkiye’deki en iyi yabancı oyuncu” demişti. Ama çok sakatlandı, verim alamadık. Bugün pişmanım diyebilirim, bu kolay olabilir ama o gün onu almak için canım çıkmıştı. Tabii bunu öngörmek mümkün değil. Biz oyuncuyu geçmişte yaptıklarına bakarak transfer ederiz. Jaja’nın da çok iyi bir geçmiş performansı vardı.

Portekizli teknik direktör Domingos’u tercih ederek hata yaptığınızı düşünüyor musunuz?
Bizim ülkemizde hep komik eleştiriler yapıyorlar. O günkü koşullarda buraya önce yerli teknik direktör getirmek istedim. Şenol Güneş ve Abdullah Avcı’yı istedim, olmadı. Bir teknik direktörle daha görüşmüştüm onun adını vermeyeceğim. Son dakikada bize kazık attı. İlk yarı sonunda 12 puanlı bir takıma, iki yıl önce Braga gibi çok zayıf imkanları olan bir takımla UEFA finali oynamış bir hocayı getirdik. Burada eleştirmek değil, takdir etmek gerekir. Domingos’u getirdiğimde ‘Allah’a şükür ilk defa, tecrübeli bir hoca ile çalışacağım’ demiştim. Yapacağı fazla bir şey yoktu. Zaten iyi oyuncularımız vardı, takıma enerji katması yetecekti.

Hadi ben yanlış yaptım, Sporting Lizbon da bu adama takım verdi. Juventus ile UEFA finali oynayabilirsiniz ama Braga ile UEFA finali oynamak basit değil. Türkiye’de, Fatih Terim’den başka final oynamış hoca var mı! O da bir kez oynadı. Tüm bunlar olduktan sonra konuşmak kolay. Onu getirmeyip de kel alaka bir Türk hocayı getirseydim, ‘koskoca takıma bunu mu getirdiniz’ denilebilirdi. Bence Domingos’u getirmek mesleki bir başarıdır. Biz her şeyi çok iyi bildiğini düşünen, çok konuşan ama hiçbir şey bilmeyen bir spor kamuoyuna sahibiz.

Ayrıca takımımızın yarısından fazlası Domingos ile aynı dili konuşuyordu. Kel alaka birini de getirmedik.

Domingos neden başarılı olamadı?
En temel sebebi oyuncularla doğru iletişim kuramadı. Bir de futbolcuların performanslarına baktıktan sonra bazı isimleri oyuncu olarak görmemeye başladı. Bazı futbolcuları çok yanlış yerlerde oynattı. Mesela Abdullah bir tek 10 numara oynamaz, onu 10 numara oynattı. Aynı anda 7-8 genç oyuncuyu sahaya sürdü. O da kötü niyetinden yapmadı ama olmadı.

Yabancı sınırlamasıyla ilgili görüşünüz nedir?
Başından sonuna kadar saçmalık olarak görüyorum. Çünkü profesyonel ve evrensel bir iş yapıyoruz. Futbol dünyanın her yerinde oynanıyor ve her takımla mücadele ediyorsunuz. Buradaki kuralların da ona uygun olması gerekiyor. Altı yabancı oynatabiliyoruz, biz altyapısı iyi bir ülke değiliz, iyi oyuncu çıkartamıyoruz. Bu ne benim, ne federasyonunun, ne de kulüplerin suçu. Bu ülkedeki eğitim ve spor sisteminin suçu.

Türk Milli Takımı’nın kötü olmasının sebebi ülkedeki spor politikasıdır, yabancılar değildir. Türkiye’de hiç yabancı oynamıyorken, Türk Milli Takımı altı yerdi, sekiz yerdi.

Sabah 6.30’da kalkıp, servise binip 8’de derse başlayıp, 5’te dersten çıkıp 6-7’de evine gelen bir çocuğa siz spor yaptıramazsınız. Lise ve üniversite sınavlarına hazırlanmak da cabası. Bu konuda gerekli düzenlemeler yapılmalı. Uluslararası arenada 100 bin euro etmeyecek Türk futbolcular, Türkiye’de 1-1,5 milyon euro alıyorlar. Türk ve yabancı oyuncular arasında ciddi kalite farkı oluyor. İkinci olarak altı yabancıya mahkum kalıyorsunuz, adamın yedeği yok. Anadolu’da bir milyon euro’ya aldığınız bir oyuncuya, aynı rakamlarla bir yedek alamazsınız. Kayserispor bu bütçesinin yarısıyla, bugünkünden daha iyi bir takım kurabilir. Oyuncuyu rekabet ettiremiyoruz. Altı yabancıyı bile tam kullanamıyorsunuz, diyorlar. Altı tane tabii tam kullanılamaz. Sakatlığı, formsuzluğu, cezası oluyor. Türkiye’de en iyi bilen adamla tartışırım, yabancı kuralı büyük saçmalık. Yanlış.

Türk Milli Takımı çok kötüymüş. Türk Milli Takımı’nın kötü olmasının sebebi ülkedeki spor politikasıdır, yabancılar değildir. Türkiye’de hiç yabancı oynamıyorken, Türk Milli Takımı sekiz yerdi, altı yerdi. Malta’yı ve Avusturya’yı yendiğimizde milli takımı havalimanında kahraman gibi karşılardık. Şerefli mağlubiyetler döneminde takımlarda yabancı oyuncular fazla yoktu. İspanya, Almanya ve Fransa’da serbest, dünya şampiyonu oluyorlar. Bunun mantıklı bir tarafı yok ama sanıyorum hükümetimizi birtakım insanlar yanlış bilgilerle kandırıyor. Bu nedenle yabancı sınırlaması konusunda devletimizin de isteği olduğunu düşünüyorum. Milli takımın kötü olmasının sebebi uyguladığımız yöntemdir.

Yabancı kontenjanında 6+2’ye karşı çıkan tek takım Beşiktaş. Bunun sebebi nedir?
Ben Beşiktaş’la ilgili bir şey konuşmak istemiyorum. Bizim büyük takımlarımız birinin ak dediğine diğeri kara diyor. Zaten onlar var diye biz varız diye düşünüyorlar. Bir insan bir görüşü ortaya koyduğunda onun içini doldurur. Niçin beş istiyorsunuz belli değil. Ben neden beş istediklerini bilmiyorum.

Çok sayıda genç milli oyuncunuz vardı. Genç oyunculardan beklediğiniz verimi alabildiniz mi?
Türk oyuncularımızın hepsi milli takım oyuncusu ama beklediğimiz verimi alamadık. Önemli kısmı çok yetenekliler ama yetenekli olmakla futbolcu olmayı zaman zaman karıştırıyorlar. Henüz futbolcu olma aşamaları tamamlanmadı.

TFF’den ve kurullarından memnun musunuz?
Türkiye’de sezonun ne zaman açılacağı belli değil, lig biter öyle belli olur. Önümüzdeki sene kaç yabancı ile oynanacak belli değil. Bırak onu önümüzdeki hafta oynayacağımız maçın günü belli değil. Disiplin ve tahkim kurulunun verdiği cezalardaki standartlara bakarsanız sıkıntı var. Hakemlerimizin verdiği kararlara bakarsanız sıkıntı var. Tüm bunların olduğu bir ortamda memnun olmak mümkün mü! Bütün bunları kim yapıyor, biz yapıyoruz. Neden yapıyoruz, sistemimiz bozuk çünkü. Oraya ben de aynı yasalar ve kurallarla gitsem bu olacak.

Kişilerin hiç etkisi yok mu?
Tabii ki kişilerin de çok etkisi var. Kişiler de sistemi yerinden oynatmayı sevmiyorlar. Bir ülkede bir maç oynandıktan sonra MHK Başkanı hemen çıkıp o maçta kural hatası yok demez. Kural hatası yok dediği maç tekrar ediliyorsa, onunla ilgili orada başka şeyleri konuşmak gerekiyor.

You may also like

0 comments

Leave a Reply

By